20 Mayıs 2009 Çarşamba

SЕVGİ, ZЕNGİNLİK VЕ BАŞАRI

Alışverişe gitmek üzere evden çıkan bir kadın, kapısının karşısındaki kaldırımda oturan bembeyaz sakallı üç yaşlıyı görünce önce duraksadı, sonra on­ları, tüm içtenliğiyle evine davet etti:
- Burada böyle oturduğunuza göre, üçünüz de ke­sinlikle acıkmış olmalısınız. Lütfen içeri ge­lin, size yiyecek bir şeyler hazırlayayım.
Üç yaşlıdan biri, kadına, eşinin evde olup ol­ma­dığını sordu. Kadın, eşinin biraz önce çıktığını, şu an­da evde olmadığını söyledi. Yaşlı adam, başını iki yana salladı:
- Eşiniz evde değilse, biz de davetinizi kabul edemeyiz, dedi.
Akşam eşi geldiğinde kadın, karşı kaldırımdaki yaşlı adamlarla arasında geçen konuşmayı anlattı. Senin evde olmadığını öğrenince, içeri girmek iste­mediler, dedi. Yaşlı adamların bu davranışlarını öğ­re­nince, kadının eşi çok üzüldü. Bir bakıversene dışarı, Hаlа oradalarsa, şimdi davet edebilirsin eve. Kadın kapıyı açar açmaz, karşı kaldırımdaki üç yaşlının yanlarına gitti:
- Eşim geldi, şimdi evde" dedi ve onlara dave­tini yineledi:
- Yemeğimizi birlikte yemek için sizi şimdi da­vet edebilir miyim evimize? Kadının davetine, yaş­lılardan biri yanıt verdi:
- Biz, hiçbir eve üçümüz birlikte gitmeyiz" dedi. Kısa bir duraksamadan son­ra, bir açıklama yaptı: Sağ yanımdaki bu arkadaşımın adı, Zengin­lik’­tir. Bu yanımda oturan arkadaşımın adı Ba­şa­rı, benim adım ise Sevgi’dir. Kendini ve arkadaşlarını tanıttıktan sonra Sev­gi, kadına ilginçbir öneride bulundu: Şimdi evinize gidin ve eşinizle baş başa ve­rip, bir karara varın. İçimizden yalnızca biri­mi­zi davet edebilirsiniz. Hangimizi davet et­mek istediğinize karar verin, sonra gelin, kararınızı bize bildirin" dedi.
Kadın, Sevgi’nin önerisini eşine anlattığında adam, sevinçten göklere fırladı.
- Aman ne güzel, ne güzel". Hangisini davet edeceğimizi bize bıraktıklarına göre, biz de içlerinden Zenginlik'i davet ederiz ve evimiz de bir anda Zenginlik'e kavuşmuş olur.
Eşi­nin kararı, kadının hiçde hoşuna gitmedi. Başarıyı davet etsek, daha mantıklı bir karar vermiş olmaz mıyız, kocacığım?" dedi.
Kayınvalidesiyle, kayınpederinin bu konuşma­sına, içerideki odada bulunan gelinleri de kulak mi­safiri olmuştu. Koşarak içeri girdi ve o da kendi öne­risini söyledi:
- En doğru karar, Sevgi'yi davet etmek değil midir? Düşünsenize, evimiz bir anda Sevgi'ye kavuşacak. Gelinin bu önerisi, kayınpede­rinin de, kayınvalidesinin de çok hoşlarına gitti.
- Tamam, en doğru karar bu olacak, Sev­­­gi'yi davet edelim dediler... Kadın kapıyı açtı ve üç yaşlıya birden sordu:
- İçinizde hanginiz Sevgi'ydi? Onu davet et­me­ye karar verdik. Lütfen buyursun, dedi. Sevgi ayağa kalktı, eve doğru yürümeye başladı. Arkadaşları da ayağa kalktılar ve Sevgi’nin ar­ka­sın­dan, onlar da eve doğru yürüdüler. Kadın, büyük bir şaşkınlık ve heyecan içinde, Zen­ginlik'le Başarı'ya sordu:
- Siz niçin geliyorsunuz? Ben yalnızca Sevgi'yi davet etmiştim. Kadının bu sorusuna, üç yaşlı birlikte yanıt verdiler:
- Eğer içimizden yalnızca Zenginlik'i ya da Ba­şarı'yı davet etmiş olsaydınız, davet edilmeyen iki­­miz dışarıda bekleyecektik. Fakat siz Sevgi'yi davet ettiniz. Bu durumda üçümüz birden gelmek zorundayız evinize. Ka­dı­nın sormasını beklemeden, Zenginlik ve Başarı sözlerini şöyle sürdürdüler:
- Çünkü Sevgi'nin olduğu her yerde, biz Zen­gin­lik ve Başarı da her zaman, onun yanında oluruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder